Kamu Kurumunda Askerlik Borçlanması Yapılması Kıdem Tazminatı

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2009/40033
Karar No.
2012/3123
Tarihi
13.02.2012
İLGİLİ MEVZUAT
1475-İŞ KANUNU (İK)/14
KAVRAMLAR
ASKERLİK BORÇLANMASI
KAMU KURUMUNDA ÇALIŞIRKEN ÖLEN İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATI
ÖZET
DAVACI, DAVALI KURUMDA ÇALIŞIRKEN VEFAT ETMİŞTİR. ÇALIŞIRKEN ASKERLİK BORÇLANMASI NEDENİYLE ÖDEMESİ GEREKEN MİKTARI YATIRMIŞTIR. BU DURUMDA DAVACININ KIDEM TAZMİNATINA ESAS ÇALIŞMA SÜRESİNİN HESAPLANMASINDA SÖZ KONUSU BORÇLANILAN SÜRENİN DİKKATE ALINMASI GEREKİRKEN MAHKEMECE ASKERLİK SÜRESİNİN DAHİL EDİLEMEYECEĞİ GEREKÇESİ İLE DAVANIN REDDİ HATALI OLUP BOZMAYI GEREKTİRMİŞTİR.
Davacılar vekili, davacıların murisinin askerlik borçlanmasının kıdem tazminatı hesabında sayılmadığını belirterek, fark kıdem tazminatının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde davacılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi B. Kar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : A) Davacı isteminin Özeti:

Davacılar vekili, davacıların murisi olan N.’nin Karayolları 114. Şube Şefliği’nde çalışmakta iken 31.10.2007 tarihinde kuruma ait araçla geçirdiği trafik kazası sonucu vefat ettiğini, hak etmiş olduğu kıdem tazminatının hesaplanmasında askerlikte geçen ve borçlanılan hizmet süresinin dikkate alınmadığını ve ödemenin de bu eksik hesaplama ile yapıldığını belirterek, fark kıdem tazminatı isteğinde bulunmuşlardır.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı kurum vekili, davacıların kıdem tazminatlarının ödenmiş olduğunu, söz konusu borçlanılan askerlik süresine ilişkin kıdem tazminatının fiili çalışma olmadığı için ödenmesinin gerekmediğini, müteveffanın da bu konuda kendilerine herhangi bir askerlik borçlanması belgesi ibraz etmediğini, ayrıca bu yöndeki talebin zamanaşımına uğradığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek, 1475 Sayılı Kanunun 14/5. fıkrasının, kamu kuruluşlarında geçen sürelerin kıdem tazminatının hesabında dikkate alınabilmesi, hizmet akdinin sadece yaşlılık, malullük veya toptan ödeme almak amacıyla feshedilmiş olma şartına bağladığı, iş akdinin ölüm sonucu sona ermesi halinde askerlikte geçen ve daha önce borçlanılan sürelerin kıdem tazminatının hesabında dikkate alınamayacağı gerekçesi ile davanın reddin karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

E) Gerekçe:

İşçinin ölümü ile iş ilişkisinin sona ermesinde farklı kamu kurumlarında geçen veya borçlanılan sürelerin kıdem tazminatı hesabında birleştirilip birleştirilemeyeceği önem kazanmaktadır.

1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesinin birinci fıkrasında; bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum ve sandıklardan yaşlılık, emeklilik ve malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla aktin feshi ve ölüm sebebiyle hizmet aktinin sona ermesi kıdem tazminatına hak kazanma hali olarak düzenlenmiş; üçüncü fıkrasında ise “yukarıda anılan fıkranın hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için yaşlılık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi şarttır. İşçinin ölümü halinde bu şart aranmaz” kuralına yer verilmiştir. İşçinin ölümü, ölüm aylığına ve toptan ödemeye hak kazandıran bir durumdur. İşçinin ölümü ile Sosyal Sigortalar Kurumuna başvuru imkanı ortadan kalkmaktadır. Dairemiz, kanuni mirasçılara ödenmesi gereken kıdem tazminatı hesabında işçinin farklı kamu kurumunda geçirdiği sürelerin toplanacağını veya ölen işçinin askerlik borçlanmasının kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerektiğini kabul etmiştir ( Yargıtay 9. HD. 10.03.2000 gün 1999/ 19876 E., 2000/2415 K.).

Somut olayda davacı, davalı kurumda çalışırken vefat etmiştir. Çalışırken askerlik borçlanması nedeniyle ödemesi gereken miktarı yatırmıştır. Bu durumda davacının kıdem tazminatına esas çalışma süresinin hesaplanmasında söz konusu borçlanılan sürenin dikkate alınması gerekirken mahkemece askerlik süresinin dahil edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.