Ücretin Ödenmediği Gerekçesiyle Yapılan Fesihte İhbar Tazminatı

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2008/43146
Karar No.
2008/34348
Tarihi
22.12.2008
İLGİLİ MEVZUAT
818-BORÇLAR KANUNU/81
4857-İŞ KANUNU (İK)/24/25/32/33/34
KAVRAMLAR
KIDEM VE İHBAR TAZMİNATI
ÖDEME GÜÇLÜĞÜ NEDENİYLE ÖDENMEYEN ÜCRET
HAKLI FESİH
ÜCRET GARANTİ FONU
AYNİ YARDIMLARIN YERİNE GETİRİLMEMESİ
SİGORTA PRİMLERİNİN YATIRILMAMASI
ÖZET
SOMUT OLAYDA DAVACI İŞÇİNİN 30.04.2004 GÜNÜ SERVİSE BİNMEDİKTEN SONRA İŞE GİTMEDİĞİ TARAFLARIN KABULÜNDEDİR. DAVACININ BU TARİHTE ÖDENMEMİŞ SON 3 AYLIK ÜCRET ALACAĞI BULUNMAKTADIR. BÖYLE OLUNCA DAVACININ ÜCRET ALACAĞININ SÜRESİNDE ÖDENMEMESİ NEDENİ İLE İŞE GİTMEYEREK İŞ SÖZLEŞMESİNİ HAKLI NEDENE DAYANARAK FESHETTİĞİ ANLAŞILMAKTADIR. SONRAKİ DAVALI FESHİNİN ARTIK ÖNEMİ BULUNMAMAKTADIR. BU DURUMDA KIDEM TAZMİNATI İSTEĞİNİN KABULÜNE KARAR VERİLMESİ GEREKİRKEN YAZILI ŞEKİLDE REDDİ HATALIDIR
Davacı, ihbar, kıdem tazminatı, ücret, yıllık ücretli izin alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Y.Tekbaş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yende değildir.

2- İşçinin iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.

İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanununun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. Yine iş Kanununu da, 5953 sayılı Basın iş Kanununun 14, maddesinde öngörüldüğü gibi ücretin peşin ödeneceği öngörülmemiştir. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sora ödenmelidir.

Ücreti ödenmeyen işçinin bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi yasal yollardan talep etmesi mümkündür.

1475 sayılı iş Kanunu döneminde bunun dışında toplu olarak hareket etmemek ve kanun dışı grev kapsamında sayılmamak kaydıyla Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini ifa etmekten, yani çalışmaktan kaçınabileceğin kabul edilmekteydi. 4857 sayılı iş Kanununda ücret daha fazla güvence altına alınmış ve işçi ücretinin 20 gün içinde ödenmemesi durumunda işçinin iş görme edimini yerine getirmekten kaçınabileceği açıkça düzenlenmiş ve bunun toplu bir nitelik kazanması durumunda dahi, kanun dışı grev sayılamayacağı kurala bağlanmıştır.

Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır.

İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.

Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir. 4857 sayılı iş Kanununun 24/II-e bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir, ikramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir.

İşçinin ücretinin işverenin içine düştüğü ödeme güçlüğü nedeniyle ödenememiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur, işçinin ücretinin bir kısmım İş Kanununun 33. maddesinde öngörülen ücret garanti fonundan alabilecek olması da işçinin fesih hakkım ortadan kaldırmaz.

Bireysel iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ayni yardımların yerine getirilmemesi de ( erzak yardımı, kömür yardımı gibi ). bu madde kapsamında değerlendirilmeli ve işçinin haklı fesih imkanı kabul edilmelidir.

İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi işçinin sosyal güvenlik hakkım ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 sayılı Yasa döneminde istikrar kazanmış olan görüşü 4857 sayılı iş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkanı vardır.

Somut olayda davacı işçinin 30.04.2004 günü servise binmedikten sonra işe gitmediği tarafların kabulündedir. Davacının bu tarihte ödenmemiş son 3 aylık ücret alacağı bulunmaktadır. Böyle olunca davacının ücret alacağının süresinde ödenmemesi nedeni ile işe gitmeyerek iş sözleşmesini haklı nedene dayanarak feshettiği anlaşılmaktadır. Sonraki davalı feshinin artık önemi bulunmamaktadır. Bu durumda kıdem tazminatı isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi hatalıdır.

3- Yıllık ücretli izin alacağı konusunda birbirinden farklı iki bilirkişi raporu mevcuttur Bu raporlardan hangisinin hükme esas alındığı kararda belirtilmemiştir. Bu hususta ayrı bir bozma nedenidir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.